24 Şubat 2010 Çarşamba

GÖLGENİZLE DANS



İnsanlara kendi iyi yanlarını görmek kolay gelirken, kötü yönlerini görmek bir o kadar zordur. Kafamızda oluşturduğumuz ideal -İYİ BİZ- le örtüşmez. Hepimiz kendimizde her şeyin en iyisini, en güzelini barındırıyorum diye düşünmek isteriz. Halbuki bütünün, herşeyi içerdiğini unuturuz.

“Herkesin içinde ışık ve gölge, iyi–kötü, sevgi-nefret bulunur. Tam anlamıyla, dürüst olarak her yönünüzü kucaklamalısınız. Kendi pozitif ve negatif taraflarını, güçlü-güçsüz taraflarını gösteren insan kusurlu değil, tam olmuş insandır."

Deepak Chopra


Kendmizdeki karanlık tarafımızla dost olmak çok ürkütücü ve zor bir konu gibi geliyor. İçimizde saklanan karanlık taraflarımız, özenle oluşturduğumuz BEN tanımlamamızla çatışabilir. Bunu önlemek için ego bu tip sorgulamaları önlemeye çalışır. Ego için, kendini sorgulayacağına başkalarına bu tarafınızı yansıtmak daha kolaydır, daha az yaralayıcıdır.
Eğer bizler iyi veya kötü bir tarafımızı tam olarak kabul etmezsek, bu özelliğimizi başkalarına yansıtırız. Yani yaşam oyunu kendi GÖLGENİZLE DANS haline döner.Yansıtma gölgeyle dansın önemli bir komponentidir. Kendimizde kabul etmediğimiz tarafımızı başkalarına yansıtarak kendi gölgemizle dans etmeye başlarız. Şunu unutmamalıyız gölge dansında karşınızdaki partneriniz yabancı değil, sizin başkasına yansıyan tarafınız.

Buddhist öğreti, bizi kızdıran, rahatsız eden ve bizi bilinçli olarak sabote eden kişilere Asil Arkadaşlar (Noble Friend) der. Bu kişiler aslında bizim en büyük öğretmenlerimizdir.
Diğer bir söylemle, kendimizi daha iyi tanıyabilmek için kendi gölge tarafımıza uygun insanları hayatımıza çekeriz. Örneklersem mesela çok başı buyruk biriyseniz ve bunu kabul etmiyorsanız hayatınıza sizi yönetmesi için diktatör ruhlu ve yönetmeyi seven insanları çekersiniz. Eğer kendini beğenmiş bir yapınız varsa ve bu yanınızı kabullenmiyorsanız, hayatınıza kendilerini evrenin merkezinde olmak isteyen kişileri çağırırsınız.
Gölge dansını anladığınızda bu işin devam etmesi çok zorlaşır. Artık birinin kurbanı veya suçlayıcısı olmak istemezsiniz. Farkındalığına geçtiğinzde yeni bir kişisel döneme geçersiniz.
Gölge dansı yaptığınız partneriniz size sizle ilgili önemli bir şey gösteriyor unutmayın.
Etrafa baktığımızda bir çok kişi, bu kişilerin kendilerine göstermek istediği dersi görmek yerine o kişileri suçlama yanılgısına düşüyor ve bu değerli fırsatı kaçırıyor.
Bu kişileri suçlamaya odaklandığımızda, kendimizin gizli dehlizlerinde bulunan ve bizim farkedemediğimiz bir tarafımızı görmemiz için evrenin sunduğu bu imkanı hiçe sayıyoruz.
Kendimizin negatif taraflarımızla nasıl baş edeceğiz ?
Kendinizdeki hoş olmayan tarafları ayırt etmeye başladığınızda, kendinizi artık sevmeyin bu yönlerinizi zedeleyin, saldırı da bulunun demiyorum. Karanlık tarafınıza baktığınızda belki de toleranssız, yargılayıcı, kaba, sabırsız veya şiddet içeren duygulara sahip olduğunuzla karşılaşabilirsiniz. Bu duygulara sahip olmanız illa ki hayatınızda bunları uyguluyorsunuz demek değildir.
Zararlı olma potansiyelleri olan tarafınızla karşılaştığınızda o tarafınızı nazikçe karşılayın. Biz sadece kötü bir tarafımızı ortaya çıkarmış olmuyoruz. Kendimiz olmamızı engelleyen gizlediğimiz taraflarımızın farkındalığına geçiyoruz.

Karanlık tarafımızı çalışıp o tarafımızı kabullendiğinizde, düşündüğünüzün tersine aydınlık tarafımız daha çok ışıldamaya başlar.
Bilindiği gibi ışığa ne kadar yaklaşırsak aydınlattığı gölge alan o kadar büyür. Ruhumuzu tanıdıkça ruhsal gücümüzü arttırırız.
Kendimizi sadece iyi olarak gördüğümüzde aslında bilinçsiz olarak dualitenin oyununa geliriz ve iyi tarafımızı büyütürken beraberinde kötü tarafımızı da güçlendiririz. Dualiteyi aştığımızda iyi- kötü, güzel-çirkin kutupları kaybolur. Sadece deneyim vardır.
Ne zaman ki kendimiz dediğimiz varlığın içerdiği her duygunun farkındalığına geçip onları içselleştirirsek TAM ve gücümüzü kazanmış olarak yolumuza devam ederiz.


Sevgiyle kalın

Erkan Sarıyıldız




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder